Ağrı duyusu biz hekimler dahil hepimizin nefret ettiğimiz bir duyu. Keşke bir ömür boyu hiç bir yerimiz
ağrımasa, sızlamasa. Ancak işin aslı öyle değil. Ağrı vücudumuzdaki aksaklıkları zamanında haber veren,
her türlü dış tehlikeye karşı bizi uyaran çok çok önemli bir işleve sahip.
Estetik ameliyat olup ağrı çekmek elbette çok keyifsiz bir durum. Ameliyatın hemen sonrasındaki
dönemde, özellikle ilk 1-2 gün ağrıyı ilaçlarla yok etmek çok da zor değil hekimler için. Elimizde çok güçlü
ağrı kesicilerimiz var. Temel sorun bu ilaçların kullanımındaki yan etkiler. Tansiyon bozuklukları,
başdönmesi, bulantı kusma, kanamayı arttırma yan etkileriyle sıklıkla karşılaşıyoruz. Narkotik ağrı
kesicilerde ise çok ciddi bağımlılık problemleri yaşanabiliyor, bu yüzden uzun süre ve gereksiz kullanımları
çok tehlikeli. Hastalarımızın az ağrı çekmesi için gereken tüm tıp olanaklarını kullanıyoruz, onlara zarar
vermemek kaydıyla.
Estetik ameliyatların hepsinde ağrı problemi yaşanmıyor. Özellikle ağrılı olarak kategorize edebileceğim
ilk ameliyat karın germe, abdominoplasti. Ağrı gerginlik nedeniyle ortaya çıkıyor. Karın germe ameliyatı,
adı üzerinde, hem iç karın duvarında hem de dış deri hattında gerginliğe yol açarak ağrıya neden oluyor.
Karının nefes alma, öksürme ve hatta yürümeyle hareket ediyor olması hasta için rahatsız edici oluyor.
Şiddetli ağrı ilk bir kaç günlük süreç; daha sonra giderek azalıyor ve bir hafta civarında ciddi bir rahatlama
gerçekleşiyor.
İkinci ağrılı estetik ameliyat meme büyütme. Meme büyütme ameliyatları uygun ölçü ve biçimde silikon
bir meme protezinin meme ve kas altı plana yerleştirilmesiyle gerçekleştiriliyor. Bu işlem dokunun
gerilmesiyle sonuçlanıyor ve ağrı duyusu oluşuyor. Özellikle de omuzdan kol hareketleri meme ve
çevresindeki ağrıyı arttırıyor. Karın germe ameliyatında olduğu gibi bir hafta civarında ağrı azalıp
kayboluyor, çünkü doku yeni haline alışıp genişliyor.
Ağrısız ameliyatların başında burun estetiği, göz kapakları ve göz çevresi estetiği, yüz germe sayılabilir.
Gözlerin travmaya reaksiyonu oldukça fazla. Hem şişlik hemde morarma üst düzeyde olabiliyor. Gözler
kendilerine yönelik operasyonlara tepki vermenin yanısıra komşu ameliyatlara da ciddi tepki
verebiliyorlar. Örneğin burun estetiği ameliyatlarında komşuluğu nedeniyle sadece, burundan bile daha
kötü görünüme bürünebiliyorlar. Bu tip ameliyatlarda estetik hastamız kabus gibi acınacak bir görüntü
sergilerken aslında hiç sıkıntı çekmeyebiliyor.
Ağrılı ameliyatlarda ilk hafta pişmanlık haftası. Hasta nereden oldum bu ameliyatı, ne hallere düştüm
şokunu yaşıyor. Bu pişmanlık ağrının geçmesi ve güzel sonuçların belirmesiyle tamamen siliniyor.
Ağrılı – ağrısız; bir cesaret karar vermek gerekli estetik ameliyat için !
Bir cevap yazın